Tahrim suresi 4 ve 5. ayetlere göre, Peygamberin özel hayatına Allah, Cebrail, hatta melekler bile karışıyor, sizi boşarsam daha iyilerini de alırım diyor. Bu ayetleri Allah'ın indirmesi benim mantığıma ters geliyor?

Soru

Tahrim suresi 4-5te Peygamberin özel hayatıyla ilgili bir sıkıntı var ve buna Allah Cebrail hatta melekler bile karışıyor bana arka çıkarlar diyor ve sizi boşarsam daha iyilerini de alırım diyor bu sureyi indirdikten sonra Peygambere kim karışabilir kim eleştirmeye kalkabilir bu 2 ayeti Allah’ın indirmesi benim mantığıma ters geliyor her akl-ı selim müslümana ters gelmesi de doğaldır.

Cevabımız

Değerli Kardeşimiz;

Önce ilgili ayetlerin mealini yazalım ki, ayetlere nasıl yanlış anlam verildiğini ve çarpıtıldığını herkes görsün:

“Şimdi ikiniz de ey Peygamber eşleri, eğer kalplerinizin matlup olan durumdan kayması sebebiyle Allah’a tövbe ederseniz ne âla! Yok eğer hislerinize mağlup olup Peygambere karşı birbirinize arka çıkarsanız bilin ki Allah da onun yardımcısıdır. Cebrail de, salih müminler ve melâikeler de ayrıca onun yardımcılarıdır. Eğer o sizi boşayacak olursa Rabbi ona, sizden daha hayırlı, Allah’a teslimiyet gösteren, mümin, gönülden itaat eden, tövbe eden, ibadete düşkün, oruca düşkün dul veya bâkireler olarak başka eşler nasip edebilir”(Tahrim, 66/4-5).

Görüldüğü gibi, ayette  Hz. Muhammed(a.s.m)’in “… hatta melekler bile karışıyor bana arka çıkarlar diyor ve sizi boşarsam daha iyilerini de alırım” şeklinde bir ifadede bulunduğuna dair bir tek kelime bile yoktur.

On beş asırdır hiçbir kitaba nasip olmamış bir düzeyde milyonlarca hafızların ezberinde, her biri kendi devrinde insanlığın bir yıldızı ve kendi uzmanlık alanının bir güneşi olarak parlamış ve bu gün bile düşüncelerinden dünyanın istifade ettiği milyonlarca İslam aliminin gönlünde yer alan Kur’an-ı kerimin bazı ayetlerinin Allah’tan olmadığını düşünmek, bütün o zirvedeki akıllara, hikmetlere ve ilimlere açıkça bir saldırı anlamına gelir. Kendi aklını, dünya ilim ve düşünce çevresinin akıllarına hayran kaldığı milyonlarca insanın kolektif aklından daha üstün görmek, akl-ı selimle izah edilecek bir tutum değildir.

Hz. Peygamber(a.s.m) hanımlarından birine gizli bir şey söylemiş ve kimseye açmamasını tembih etmişti. Ancak, o Efendimizin diğer bir hanımına söylemişti. Vahiy ile bundan haberdar olan Hz. Peygamber(a.s.m) söz konusu hanımına kendi sırrını başkasına açtığını söyleyerek sitemde bulunmuştu. Hanımı, bundan nasıl haberdar olduğunu sorunca da Hz. Peygamber(a.s.m) “Bunu bana her şeyden haberdar olan Allah bildirdi” diye cevap verdi. “Hani peygamber zevcelerinden birine gizlice bir söz söylemişti. Fakat eşi, (o sözü) başkalarına haber verip Allah da bunu peygambere açıklayınca, peygamber bir kısmını bildirmiş, bir kısmından da vazgeçmişti. Peygamber bunu ona haber verince hanımı: ‘Bunu sana kim haber verdi?’ dedi. Peygamber de: ‘Her şeyi bilen ve her şeyden haberdar olan Allah bildirdi’ dedi”(Tahrim, 66/3) mealindeki ayette bu geçek vurgulanmaktadır.

Surenin 4-5. ayetlerinde söz konusu edilen hususlar da bu olayın bir devamıdır. Şimdi, olayın asıl bölümünü anlatan 3. ayetin verdiği bilgilerde gaybî bir haberin söz konusu olması nedeniyle Hz. Muhammed(a.s.m)’in peygamberliğini ispat eden açık bir mucize olduğu halde, bunu aklına sığıştırmamak ve başka Müslümanların akıllarını da bloke etmeye çalışmak çok tuhaf bir önyargıdır.

İlave bilgiler için tıklayınız:

Tahrim Suresi 5. Ayette; "Şayet Rasul (s.a.v) sizi boşarsa, Allah O'na bu özelliklere sahip kadınlar verir." şeklinde hitap edilmiş olması, bu sıfatların onlarda olmaması mı demektir?

Tahrim suresi'nin ilk beş ayeti kimler hakkında ve niçin inmiştir?

Selam ve dua ile...

Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategorisi:
Soru ve Cevaplar
Gönderi tarihi: 11-12-2009
4,671 kez okundu
Bu Kategorideki Diğer Yazılar
  1. Nahl Suresi 32. ayette: "(Onlar,) meleklerin, "Size selâm olsun. Yapmış olduğunuz (iyi) işlere karşılık cennete girin" diyerek tertemiz olarak canlarını aldıkları kimselerdir." buyuruluyor. Burada "melekler" deniyor, can alan melek kaç tanedir?

  2. Fatıma Mushafı nedir? Böyle bir şey var mıdır; varsa da bu nasıl mümkün olabilir?

  3. “(Kurtuluş) ne sizin kuruntularınıza, ne de Ehl-i kitab’ın kuruntularına göre olacaktır” (Nisa 123) ayetinde geçen “siz” den maksat Müslümanlar mıdır?

  4. "Muhakkak ki muttakîler cennetlerde ve ırmakların başındadırlar. Doğruluk makamında güçlü bir hükümdarın katındadırlar" (Kamer 54; 54-55) Ayetlerin manasını açıklar mısınız?

  5. Namaz kaç vakittir? Nur Suresi 58. ayette namazın üç vakit olduğu ifade edilmiyor mu? "Ey inananlar, emriniz altında çalışanlar ve sizden henüz erginliğe ermemiş olanlar üç kez izin almalıdırlar: Sabah namazından önce, öğle vaktinde dinlenmek için..."

  6. “Biz onu mutlaka yakacağız, sonra darmadağın edip denizde savuracağız." (Taha, 97) ayetine göre, Altın buzağının eriyip yok olması ve küllerinin denize savrulması mümkün müdür?

  7. Kur'an-ı Kerim ayetlerinin bir ksımının günümüzde uygulanamayacağı söylenmektedir. Bu konuda nasıl düşünmeliyiz?

  8. Meryem suresinin 71. ayeti kerimesinde cehennem için "içinizden oraya girmeyecek kimse kalmayacak" buyruluyor. Müminler dahi girecek mi?

  9. Madem ki şahit getiremediler, onlar Allah katında yalancılardır (Nur 13), ayetine göre yalancı şahit getirselerdi, doğru mu söylemiş olacaklardı?

  10. Abese suresinin 15-16. ayetlerinde "erdemli katipler"in Kuran'ı yazmasından mı bahsedilmektedir? Ayetlerde kastedilen mana nedir?

Block title
Block content