Hayır, bu ayetler arasında bir zıtlık yoktur.
Kur’an’da tamamlanması söz konusu olan Nur, Kur’an’dır, İslam’dır. Bu sebeple her iki ayette de aynı hakikate vurgu yapılmıştır. Nitekim,
“Ey insanlar! İşte size Rabbinizden kesin bir delil geldi, size açık bir nûr indirdik.”(Nisa, 4/174)
mealindeki ayette Kur’an-ı kerim “NUR” olarak adlandırılmıştır.
Soruda yer alan
“İşte bugün sizin dininizi kemâle erdirdim ve üzerinizdeki nimetimi tamamladım. Sizin için din olarak İslâm’ı beğendim.”(Maide, 5/3)
mealindeki ayette, vahyin / Kur’an’ın tamamlandığına işaret edilmiştir.
“Onlar, Allah’ın nûrunu ağızlarıyla üfleyerek söndürmek isterler. Fakat kâfirlerin hoşuna gitmese de, Allah nûrunu tamamlayacak."(Saff, 61/8),
“Onlar Allah’ın nûrunu ağızlarıyla üfleyip söndürmek isterler. Allah ise, nûrunu tam parlatmaktan başka bir şeye razı olmaz. Kâfirler isterse hoşlanmasınlar! O’dur ki Resulünü, bütün dinlere üstün kılmak için hidâyetle ve hak din ile gönderdi. Müşrikler isterse hoşlanmasınlar!”(Tevbe,9/32-33)
mealindeki ayetlerde ise, Kur’an’ı, Hz. Peygamber (a.s.m)’i, İslam’ın hakikatlerini inkâr edip yalanlayanlara, İslam güneşini üflemekle söndürmeye çalışanlara hitaben, vahyin nurlu mesajlarının dünyanın her tarafına ulaştırılacağına, Hz. Peygamber (asv)'in geliş maksadının hak din olan İslam’ı bütün dinlere üstün kılmak olduğuna ve bu güneşin kıyamete kadar devam edeceğine ve hiç kimsenin onu söndüremeyeceğine işaret edilmiştir.