İlgili ayetin meali şöyledir: “Süleyman’ın ölüm fermanını çıkarmamızdan sonra, cinler ve çevresindekiler onun öldüğünü, ancak dayandığı asasını bir ağaç kurdunun yemesi sonucunda, kendisinin yere yıkılmasından sonra anlayabildiler. O, yere düşünce cinler kesin olarak anladılar ki şayet gaybı bilmiş olsalardı kendilerini zelil ve perişan eden angarya işlerde devam edip gitmezlerdi.”
Ayetin açıklaması: Hz. Süleyman'ın eceli geldiğinde, asasına yaslandığı halde ayakta iken öldü, cinler de onun öldüğünü anlayamadılar. Ondan korktukları için çalışmaya devam ettiler. Onun öldüğünü cinlere ancak asasını içten yiyen bir ağaç kurdu gösterdi. Asası çürüyüp yere düşüce ona dayanan Hz. Süleyman’ın ölü cesedi de yere düştü. Ve böylece cinlerin iddia ettikleri gibi gaybı bilmedikleri ortaya çıktı. Eğer onların gaybı bildikleri şeklindeki iddiaları doğru olsaydı, Hz. Süleyman önlerinde iken onun ölmüş olduğunu anlarlar, onun hayatta olduğunu zannederek görevlendirdiği ağır işlerde, onun ölümünden sonra uzun müddet devam etmezlerdi.
Hz. Süleyman'ın asasına dayanarak beklediği müddet hakkında sahih bir rivayet yoktur. Bununla beraber bu konuda İbrahim b. Tahman'ın İbni Abbas'dan rivayet ettiği bir hadiste şu ifade yer almaktadır: "Süleyman Harnûbe asasını oydu. Bu âsâya cinlerin bilmedikleri uzun bir müddet dayandı. Nihayet yere düştü. Böylece insanlar cinlerin gaybı bilmediklerini öğrendiler. Bunun miktarına baktılar. Bu müddetin bir sene olduğunu gördüler." (bk.. Kurtubî, ilgili ayetin tefsiri)