Araplarda söz konusu olan bu haram aylar, Hz. İbrahim (as)’in hak dininden onlara miras kalan bir bilgidir. Cahiliye Arapları, bazen bunların yerlerini değiştirseler de, bu İbrahimî geleneği sürdürmüşlerdir.
Mealini vereceğimiz Tevbe Suresinin 36. ayetindeki ifadeler, “haram aylar” ın Cahiliye Araplarının bir icadı değil, eskiden beri bilinen bir ilahî takdir olduğunu göstermektedir.
Demek ki Kur’an’da yer alan “Haram aylar” ifadesi de Allah’ın nezdinde var olan ve dolayısıyla evrensel boyutu olan bir hakikattir:
İlgili ayetin meali:
“Doğrusu, Allah’ın gökleri ve yeri yarattığı günkü kesin hükmünde, ayların sayısı on iki ay olup bunlardan dördü hürmetlidir / haram aylardır. İşte doğru hesap budur. O halde bu aylar konusunda kendinize zulmetmeyin, ve müşrikler nasıl sizinle top yekûn savaşıyorlarsa siz de onlarla top yekûn savaşın! Ve bilin ki Allah, ilahî sınırlara saygılı olup fenalıklardan sakınanlarla beraberdir.”(Tevbe, 9/36).
soru neyse. cevap inananlar için tatmin edici.akla ruha kalbe uygun. tabii islamada uygun. siteyi hazırlayanlara teşekkür ederim. ALLAH bu siteyi hazırlayanları iki cihanda aziz eylesin, dünyada ve ahirette sıkıntı göstermesin,gönüllerinin muradını hayreyleyip şerlerini hayra tebdil eylesin, ALLAH katında en yüksek makam olan rıza makamına ulaştırıp hamd sancağı altında insanlığın iftihar tablosu, iki cihan güneşi, hatem-ül enbiya, habibi hüda, aleyhi ekmelüttehaya,rahmetenlil alemiyn, hazreti MUHAMMED MUSTAFA SALLALLAHU ALEYHİ VESELLEM Efendimiz ile buluşmayı, havz-ı kevserden içmeyi; nebiler,sıddıklar ve şehidlerle beraber; arşın gölgesinde,mahşerin azab ve sıkıntılarına uğramadan,cehennem ateşi dokunmadan cennete vasıl olmayı, cennette hazreti muhammed mustafa'ya komşu olmayı, CEMALULLAH'ı görmelerini CENAB-I ALLAH RABBULALEMİN'in ism-i azamından niyaz ederim. Amin...amin...amin...