Ahzab Suresi’nin, Bakara Suresi kadar uzun olduğu rivayeti doğru mudur? Doğruysa nasıl anlamalıyız?

 

Önce bu hadis rivayeti zayıfır(bk. Müsned, tahkik: Şuayb, el-Arnavut, Âdil Müşid, muessesetu’r-risale, 1421/2001, Müsned, Ensarın Müsnedi Bölümü, hadis 20701, ilgili hadisin tahkiki)

- Bazı alimlerin bildirdiğine göre, -şayet bu gibi rivayetler sahih ise- bunun anlamı şudur; Kur’an’ın iddia edilen ayetleri önce inmiş daha sonra nesh edilmiş, -deyim yerindeyse- Allah tarafından bunlar rafa kaldırılmıştır. Bu ayetlerden bahsedenler ise, o sure veya ayetlerin ilk indiği durumdaki şekillerinden söz etmişlerdir(bk. Kurtubî, 14/113).

- Bununla beraber, Ahzab  suresinin büyük çoğunluğunun nesh edilmiş olmasının pek makul bir gerekçesi görülmemektedir. Ahzab suresi, hicretin beşinci yılında vuku bulan Hendek savaşından sonra inmiştir. Böyle bir surenin birkaç  yıl içerisinde üçte ikisine yakın bir bölümünün nesh edilmiş olmasını anlamak mümkün değildir. Bu sebeple, bu âhad rivayetlerin doğruluğunda ciddi kuşkuların olmasında kuşku yoktur. 

“Kur an'ı kesinlikle biz indirdik; elbette onu yine biz koruyacağız”(Hicr, 15/9) mealindeki ayette açıkça ifade edilen ilahî koruma vadi karşısında, bu hükme ters düşen hiçbir rivayetin bir değeri olmaz.

- Abdurrahman el-Cezerî’nin de ifade ettiği gibi, bütün ümmetin ittifakıyla, mütevatir/en sağlam bir yolla bize kadar gelen Kur’an’ın ayetleri, böyle ahad/tek şahıstan gelen, mutevatir olmayan rivayetlerle ispat edilemez ve Kur’an olarak kabul edilemez(bk. Cezerî, el-Fıkhu ala’l-Mezahibi’l-Arbaa, 4/257).

Bu kabil zayıf bazı rivayetleri aktaranlar dahil, hiçbir İslam alimi elimizdeki mevcut Kur’an’dan bazı ayetlerin eksik olduğunu söylememiştir. O rivayetleri de -onlar da inanmadıkları halde- ilmin haysiyetini koruma adına duyduklarını yazmayı uygun görmüşler.

Hatta senet bakımından bu gibi rivayetler sahih de olsa, mütevatir hadis rivayetlerine aykırı olan bu gibi Âhad hadislerin kabul edilmesi söz konusu değildir. Kaldı ki, mütevatir ve ümmetin icmaıyla sabit olan mevcut Kur’an’a  aykırı düşen hiçbir rivayet değerlendirmeye alınmaz. (Menahilu’l-irfan, 1/288,430-432).

Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategorisi:
Soru ve Cevaplar
Gönderi tarihi: 11-05-2012
1,443 kez okundu
Bu Kategorideki Diğer Yazılar
  1. Nahl Suresi 32. ayette: "(Onlar,) meleklerin, "Size selâm olsun. Yapmış olduğunuz (iyi) işlere karşılık cennete girin" diyerek tertemiz olarak canlarını aldıkları kimselerdir." buyuruluyor. Burada "melekler" deniyor, can alan melek kaç tanedir?

  2. Fatıma Mushafı nedir? Böyle bir şey var mıdır; varsa da bu nasıl mümkün olabilir?

  3. “(Kurtuluş) ne sizin kuruntularınıza, ne de Ehl-i kitab’ın kuruntularına göre olacaktır” (Nisa 123) ayetinde geçen “siz” den maksat Müslümanlar mıdır?

  4. "Muhakkak ki muttakîler cennetlerde ve ırmakların başındadırlar. Doğruluk makamında güçlü bir hükümdarın katındadırlar" (Kamer 54; 54-55) Ayetlerin manasını açıklar mısınız?

  5. Namaz kaç vakittir? Nur Suresi 58. ayette namazın üç vakit olduğu ifade edilmiyor mu? "Ey inananlar, emriniz altında çalışanlar ve sizden henüz erginliğe ermemiş olanlar üç kez izin almalıdırlar: Sabah namazından önce, öğle vaktinde dinlenmek için..."

  6. “Biz onu mutlaka yakacağız, sonra darmadağın edip denizde savuracağız." (Taha, 97) ayetine göre, Altın buzağının eriyip yok olması ve küllerinin denize savrulması mümkün müdür?

  7. Kur'an-ı Kerim ayetlerinin bir ksımının günümüzde uygulanamayacağı söylenmektedir. Bu konuda nasıl düşünmeliyiz?

  8. Meryem suresinin 71. ayeti kerimesinde cehennem için "içinizden oraya girmeyecek kimse kalmayacak" buyruluyor. Müminler dahi girecek mi?

  9. Madem ki şahit getiremediler, onlar Allah katında yalancılardır (Nur 13), ayetine göre yalancı şahit getirselerdi, doğru mu söylemiş olacaklardı?

  10. Abese suresinin 15-16. ayetlerinde "erdemli katipler"in Kuran'ı yazmasından mı bahsedilmektedir? Ayetlerde kastedilen mana nedir?

Block title
Block content