ÜMİTSİZLİĞE DÜŞMENİN MEN'İ ÜMİTSİZ OLMAMAK

ÜMİTSİZLİĞE DÜŞMEMEK, ÜMİTSİZ OLMAMAK

-Ümitsizlik, istek ve arzunun tükenmesi mânâsınadır. İnsan yaşadığı sosyal hayat içinde dâima olumlu olumsuz, küçük büyük, acele ve gecikmeli bir takım olaylarla iç içe yaşamaktadır. Bu nedenle bazen ümitsizlik ve kötümserlik psikolojisi olan ‘yeis’ ile karşılaşmak mümkündür. Yeis, kelimesi türevleriyle birlikte Kur’ân-ı Kerîm’de on ayrı yerde zikrolunmuştur. Allâh’ın rahmetinden ve yardımından ümit kesmek ve karamsar bir çizgide sürekli beklemek kınanmaktadır. Görülüyor ki yeis kişiyi felâket sınırına doğru çekmektedir. Bu karamsarlık hâli tembelliğe, rehâvete ve gaflete zemin hazırlar. Bedenin de mücâdele ve hareket kabiliyyetini keser. Böylece hem dinin hem dünyanın elden gitmesine yol açmış olur. Mü’min böyle bir tehlike ile karşılaşması durumunda derhal tevbe ederek Allâh’a sığınmalıdır. Azim, sabır, irâde ve tevekkül ile inancını ve güvenini tazelemeye çalışmalıdır. (Diyânet)

-Kemâli mahveden ye’s. Her bir saadetin meyvesi olan: ümit.

12/ Yûsuf -87- "Ey oğullarım, gidin, Yûsuf'u ve kardeşini araştırın. ALLÂH'ın rahmetinden ümit kesmeyin; zira kâfir kavimden başkası ALLÂH'ın rahmetinden ümit kesmez."

15/ el-Hicr -51- Hem o kullara, İbrâhîm'in misâfirlerinden de haber ver.

52- Hani melekler, İbrâhîm'in yanına girdikleri zaman, "selâm" demişler, İbrâhîm de onlara: "Biz sizden korkuyoruz" demişti.

53- Melekler: "Korkma! Gerçekten biz sana bilgin bir oğul müjdeliyoruz" dediler.

54- İbrâhîm dedi ki: "Bana ihtiyarlık gelmişken, beni mi müjdeliyorsunuz, neye dayanarak beni müjdeliyorsunuz?"

55- Melekler: "Seni gerçekle müjdeliyoruz. Sakın ALLÂH'ın rahmetinden ümîdini kesenlerden olma!" dediler.

56- İbrâhîm dedi ki: "Rabbimin rahmetinden, sapıklardan başka kim ümit keser?"

29/ el-Ankebût -23- ALLÂH’ın âyetlerini ve âhirette O’na kavuşmayı inkâr edenler, işte onlar, Ben’im merhametimden ümîdlerini kesenlerdir. Onlara gâyet acı bir azab vardır.

39/ ez-Zümer -53- De ki: “Ey nefislerinin aleyhine aşırı giden kullarım! ALLÂH’ın rahmetinden ümîdinizi kesmeyin. Şüphesiz ALLÂH, bütün günahları affeder. Çünkü O, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.”

54- Onun için ümidi kesmeyin de başınıza azâb gelmeden evvel tevbe ile Rabbınıza dehalet edin ve ona halîs müslümanlık yapın, sonra kurtulamazsınız.

41/ Fussilet -49- İnsan hayır istemekten usanmaz. Fakat kendisine bir kötülük dokunursa hemen ümitsizliğe düşer.

(Bkz: GEVŞEMEYİN)

Yazar:
Kuranikerim.org
Kategorisi:
U - Ü
Gönderi tarihi: 20-11-2008
4,220 kez okundu
Block title
Block content