KEBÂİR (*)
*Kebâir (c:Kebire); Büyük şeyler, büyük günahlar. Kebâirin sıralanışı:
- Allâh'ı inkâr etmek.
- Allâh'a şirk koşmak.
- Kat'iyyen sabit olan dinî bir hükme inanmamak.
- Allâh'ın rahmetinden ümîdini kesmek.
- Allâh'ın cezasından, mekrinden ve azabından emîn olmak.
- Günah üzerinde ısrar etmek. Yani, herhangi bir günahı devamlı işleyip durmak.
- Namazı, orucu terk etmek. Allâh yolunda cihaddan kaçmak.
- Anaya, babaya âsi olmak.
- Yalan yere şahâdet veya yemin etmek.
- Bir kimseyi haksız yere öldürmek. Bir kimsenin bir uzvunu haksız yere kesmek veya muattal bir hâle koymak.
- İffetli kadınlara fuhuş isnâd etmek.
- Nemmamlık etmek.
- Ribâda (fâizde) ve hırsızlıkta bulunmak.
- Rüşvet almak.
- Yetim malı yemek.
- Zina ve livâta denilen günahları işlemek.
Bu sayılan günahlar hülâsa edilse, "yedi kebâir"i ifade eder. Başta üçü el-iyâzü billâh küfürdür. Sonrakiler ise, üzerine İlâhî ceza terettüb edip, hadd-i şer'îyi îcâb ettiren, açıkça ve kat'i olarak nehy edilmiş bulunan büyük günahlardır. (www.osmanlicaturkce.com)
2/ el-Bakara -217- Sana hürmetli ay’ı ve bu ay’da savaşmanın hükmünü sorarlar. De ki: “O ay’da savaşmak büyük bir günahtır. Fakat insanları ALLÂH yolundan engellemek, ALLÂH’ı inkâr etmek, Mescid-ül Haram’ı ziyâreti yasaklamak, o mescidin cemâatini yani müslümanları oradan çıkarmak ise, ALLÂH nazarında daha büyük günahtır. Fitne adam öldürmekten beterdir. Kâfirler, ellerinden gelse, sizi dininizden döndürünceye kadar sizinle savaşmaktan geri durmazlar. Sizden her kim dininden döner ve kâfirlikte devam ederek ölürse, işte onların dünyada da, âhirette de yaptıkları boşa gider. Bunlar cehennemlik olup orada ebedî kalacaklardır.
219- Sana şarap ve kumar hakkındaki hükmü sorarlar. De ki: İkisinde de hem büyük günah, hem de insanlara bazı menfaatler vardır. Fakat günahları faydalarından daha çoktur.
4/ en-Nisâ -2- Yetimlere mallarını verin, temizi verip murdârı almayın, onların mallarını kendi mallarınıza katarak yemeyin. Çünkü böyle yapmanız gerçekten büyük bir günahtır.
31- Eğer size yasaklanan günahların büyüklerinden kaçınırsanız, sizin öbür küçük günahlarınızı örtüp affederiz ve sizi değerli bir mevki’ye yerleştiririz.
48- Şurası muhakkak ki ALLÂH kendisine şirk koşulmasını affetmez, ama bunun altındaki diğer günahları dilediği kimse hakkında affeder. Kim ALLÂH’a ortak îcâd ederse müthiş bir iftira etmiş, çok büyük bir günah işlemiştir.
6/ el-En’âm -151- De ki: “Gelin Rabbinizin size neleri haram kıldığını ben okuyup açıklayayım: O’na hiçbir şeyi ortak yapmayın, anneye babaya iyi davranın, fakirlik endîşesiyle çocuklarınızı öldürmeyin, çünkü sizin de onların da rızkını veren Biziz. Kötülüklerin, fuhşiyyâtın açığına da gizlisine de yaklaşmayın! ALLÂH’ın muhterem kıldığı cana haksız yere kıymayın! İşte aklınızı kullanırsınız diye ALLÂH size bunları emrediyor.
17/ el-İsrâ -31- Fakirliğe düşme endîşesi ile evlatlarınızı öldürmeyiniz. Onların da sizin de rızkınızı veren Biziz, şüphesiz ki onları öldürmek büyük bir suçtur.
33/ el-Ahzâb -53- Ey îmân edenler! Yemeğe izin verilmeksizin, vaktine de bakmaksızın, Peygamberin evine girmeyiniz. Fakat davet edildiğinizde girin. Yemeği yiyince hemen dağılın, yemekten sonra sohbete dalmayın. Çünkü bu hareketiniz Peygamberi rahatsız ediyor, lâkin utandığından, size karşı bir şey söylemiyordu. Oysa ALLÂH, gerçeği açıklamaktan çekinmez. Eğer mü’minlerin annelerinden bir şey soracak veya isteyecek olursanız, onu perde arkasından isteyiniz. Böyle yapmanız, hem sizin hem de onların kalbleri yönünden daha nezîhtir. Sizin ALLÂH’ın Resûlünü rahatsız etmeniz ve kendisinin vefâtından sonra onun eşlerini nikâhlamanız asla helâl değildir. Çünkü bu, ALLÂH katında büyük bir günahtır.
42/ eş-Şûrâ -37- Onlar öyle kimselerdir ki büyük günahlardan ve hayâsız çirkin işlerden kaçınırlar, kızdıkları zaman öfkelerini yutar, karşıdakinin kusurlarını affederler.
53/ en-Necm -32- O iyiler, ufak kusur ve günahlardan olmasa da, büyük günahlardan, âşikâr hayâsızlıklardan kaçınırlar. Senin Rabbinin mağfireti boldur. O sizi topraktan yaratırken ve siz annelerinizin karınlarında döl hâlinde iken mayanızın ne olduğunu gâyet iyi bilir. Öyleyse kendinizi temize çıkarmayın, övünüp durmayın. Çünkü kimin ALLÂH’ı daha çok sayıp O’na karşı gelmekten sakındığını O pekiyi bilmektedir.
56/ el-Vâkı’a -46- O en büyük günahta, şirkte ısrar ederlerdi.