9/ ET-TEVBE -97- Bedevîler, inkâr ve münâfıklık bakımından daha beterdirler. Bununla berâber ALLÂH'ın, Resûlüne indirdiği (hükümlerin) sınırlarını bilmemeye daha yatkındırlar. ALLÂH Alîm'dir, Hakîm'dir.
98- Bedevîlerden kimi de var ki, verdiğini angarya sayar ve sizin üzerinize belâlar gelmesini bekler. O çirkin belâlar kendi başlarına olsun! ALLÂH her şeyi işitendir, bilendir.
99- Yine bedevîlerden kimi de vardır ki, ALLÂH'a ve âhiret gününe inanır ve harcadığını ALLÂH katında yakınlıklara ve Peygamber'in duâlarını almaya vesîle sayar. Gerçekten de bu, onlar için bir yakınlıktır. ALLÂH onları rahmeti içine koyacaktır. Şüphesiz ki, ALLÂH bağışlayıcıdır ve rahmet edicidir.
101- Hem çevrenizdeki bedevîlerden münâfıklar var, hem de Medîne halkından münâfıklıkta ısrâr edenler var. Sen onları bilmezsin. Onları Biz biliriz. Biz onları iki kere azâba uğratacağız. Daha sonra da büyük bir azâba itilecekler.
120- Medîne halkına ve civardaki bedevîlere, Resûlullah'ın emrine aykırı hareket etmek uygun olmadığı gibi, onun katlandığı zahmetlere öbürlerinin katlanmaya yanaşmamaları da yakışık almaz. Çünkü onların ALLÂH yolunda çektikleri hiçbir susuzluk, hiçbir yorgunluk ve hiçbir açlık, ayrıca kâfirleri öfkelendirecek ayak bastıkları hiçbir yer veyâ düşmâna karşı elde ettikleri hiçbir başarı yoktur ki, karşılığında kendilerine sâlih bir amel yazılmış olmasın. Çünkü ALLÂH, güzel iş yapanların mükâfatını zâyi' etmez.
BEDEVİLER
Bu Kategorideki Diğer Yazılar
Block content