*Edeb (arapça.isim.cem'i:âdâb); utanılacak şeylerden insanı koruyan nitelik, her konuda haddini bilip sınırı aşmama, güzel hâl.
*Âdâb; edepler, her konuda haddini bilip sınırı aşmama.
11/ Hûd -23- Fakat îmân edip sâlih amel işleyenler ve Rablerine karşı edebli olanlar, güvenen ve itâat edenler var ya, işte bunlar da cennet ehlidirler. Onlar orada ebedî kalırlar.
-Edeb bir tâc imiş nûru HÜDÂ'dan
Giy ol tâcı emîn ol her belâdan
-Her hüner makbûl imiş, illâ edeb illâ edeb
-Edeb; Evliyaullahin delili ve Allah'a kavuşma vesîlesidir.
"- Edeb; Hakka giden yolun azığıdır. Edeb her seyin başıdır. Ruhun terakkisi ancak edeble elde edilir.
- Edeble varan, lütufla döner.
- Ensanla hayvan arasindaki fark, edebdir.
- Edeb, aklın dışdan görünüsüdür.
- Edeblerin anası, az konuşmakdır.
- Edebi terk eden, ârif değildir.
- Tasavvufun tamami edebdir.
- Hakiki güzellik, ilim ve edeb güzelligidir.
- Edeb; şeytanı öldüren bir silahdır.
- Hakikatden maksad ancak edebdir.
- Hersey çoğaldıkça ucuzlar, fakat edebi çoğaldıkça kişinin değeri artar.
- Edeb; Sünnet-i Resûlullaha uygun hareket etmektir.
- Edeb; Hâlık Teâlâ'nin sevdigi kullarina bahsettigi ilâhi bir tılsımdır.
Cenâb-ı Hakkın rızası, ancak edebli bir ubûdiyyetle elde edilir.
'Îmân nedir?" diye akildan sordum. Akıl kalbimin kulagina dedi ki: "Iiman, edebdir." (Mevlâna Celâleddin Rûmî)"
-(Bu yazı Sadık DÂNÂ'nın "Hizmet İnsanı" isimli kitabından derlenmiştir. Yayınevi: Erkam )
(Bkz: GÜZEL AHLÂK & KÖTÜ AHLÂK)